Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Atomic Blonde (Sarışın Bomba) Film Yorumu (Spoilersız)

American Gods yazımdan sonra gazı alıp dün izlediğim Atomic Blonde filmini de biraz kendimce yorumlamak istedim. Öncelikle Charlize Theron etkisi demek istiyorum. Kadının oyunculuğu aklımızı başımızdan alıyor zaten, bu filmde ise öyle bir karakter oynuyor ki "büyüyünce bende Charlize olacağım!" diye tutturasınız gelebilir. Benim geldi şahsen. Lorraine (Charlize Theron'un oynadığı baş karakter) tam anlamıyla -ingilizce kullanımı maruz görün- bir badass. Film, Lorraine karakteriyle bir çok tabuyu yıkıyor. Çizgi romanında da karakter böyle mi bilemiyorum, cahilliğimi maruz görün ama okumadım. Lorraine hem biseksüel olması, hem çok iyi dövüştüğü halde çok güzel de dayak yemesiyle kesinlikle alıştığımız karakterlerden farklı. Zaten ilk sahnelerde Lorraine'i ağzı yüzü vucudu mosmor halde görüyoruz. Film, dövüş sahnelerinden ve sigara içmeyenin bile sinemada sigara yakmak isteyeceği sigara ve alkol sahnelerinden oluşuyor basitçe baktığımızda. Ama gerçekten basitçe baktığı...

Tuğçe Tatilde: Bir başına İZMİR - ÇEŞME- ALAÇATI ( tavsiyeler, bütçe, hikayeler)

Ailemle Bodrum haftasonumuzun dönüş yolunda, arabayla Söke'den geçerken, annemin de dürtmesiyle İzmir'de inmeye karar verdim. Derken 15 dakikada annemin süper organizatör güçleri yardımıyla kalacağım yerler ve dönüş uçak biletim ayarlandı. Neyse yediğim içtiğim, gittiğim yerler youtube kanalımda vlog olarak yayında olacak zaten 18 temmuz Salı günü. Ben size hikayelerimi, bütçemi ve önerilerimi anlatayım, videoya sığdıramadıklarımı yani. İzmir'e en son liseden mezun olduğumda annemle gitmiştim, bayılmış, aşık olmuş ve orada yaşama hayalleri kurmuştum senelerce. Derken sabah Karşıyaka'da son derece misafirperver İlke ablamın evinde uyanıp Alsancak'a nasıl gidebileceğimi anlamaya çalıştım. Tabi İlke abla anlattı bir şeyler ama inanın ben bazen sağımı solumu bilmiyorum, sıfır navigasyon. Neyse çıktım evden, vapura binmeye kuruldum. Açtım Google Maps'i yürü babam yürüyorum! Gelemedim ya ben o vapurlara, tam YİRMİBEŞ dakika yürüdüm. Ve şunu söylemeliyim kesinlikl...

AMERICAN GODS Dizisi : Yorum ve İnceleme (Spoilersız)

Uzun bir aradan sonra yine karşınızdayım. "American Gods" dizisini 2 günde bitirdim, işlerim olmasaydı muhtemelen bir oturuşta da bitirebilirdim. Dizi, yeni ve eski tanrılar arasındaki savaşı ve bunun arasında kalan Shadow Moon diye yakışıklı mı yakışıklı tatlı mı tatlı bir abimizi konu alıyor. Tüm edebiyat okuma olayı bilgime dayanarak, Shadow'un günümüz insanını temsil ettiğini söyleyebilirim. Tanrılara inanması için Tanrı tarafından ikna edilmeye ihtiyacı olan modern insan. Tabi spoiler vermek istemesem de özetle konu için daha derin şunu söyleyebilirim. Shadow'un arayışında kendi inançlarımızı sorgulayabileceğimiz, ya gerçekten böyleyse diyebileceğimiz bir alternatif evren olmuş. Diziyi az önce bitirdim, kitaplarını sipariş ettim ve hakkında yorum yazmaya oturdum. Bence ben bu diziyi beğenmişim. Bunu görmek hiç zor değil. Peki siz beğenir misiniz? Eski Tanrılar ve kültürleri hakkında bilginiz varsa çok mutlu hissedeceğinizi söyleyebilirim. Dizide Tanrı k...